HAARP: High Frequency Active Auroral Research Program
Dünyada çıkan 500 büyük savaşta •'i Batı'nın kendi içinde yaptığı kanlı yarışmalarda milyonlarca insan ölmüştür. İkinci Dünya Savaşı'nda 42.000.000 insan, 30 sene süren mezhep savaşlarında Orta Avrupa nüfusunun üçte biri yok olmuştur. Irak'a karşı yapılmak istenen savaş, dikta rejimi ise; Irak gibi daha bir çok ülke, dikta rejimi ile yönetilmektedir. Irak rejimi, çevre ülkeler için tehdit ise; uzmanlara göre Orta Doğu'nun göbeğinde İsrail, ABD'den sonra dünyanın üçüncü büyük gücüne sahip, dehşet verici boyutta nükleer, biyolojik ve kimyasal silah stokuna sahiptir. Irak'ta 12 yıldır süren ambargo nedeniyle 500.000 çocuk, ilaç sıkıntısı sonucu hayatını yitirmiştir. Hatta bazı kaynaklar göre bu rakam, 1.500.000'dir.
Saddam rejimi değiştirilmeli; ancak çaresiz , masum, savunmasız çocuk ve kadınlar büyük bir insanlık dramı yaşamamalıdır. Bu savaş; adil, haklı ve meşrû gerçeklere dayanmalıdır.

1970 yılında imzalanan "Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Antlaşması (NPT)", 2002 yılı sonu itibariyle 188 ülke tarafından onaylanmıştır. NPT'yi imzalayan devletlerden tahmin edilen nükleer silah sayıları; ABD, 10.656; Rusya, 10.000; Çin, 400; Fransa, 350; İngiltere ise 185'dir. NPT'yi imzalamayan Hindistan, 60; Pakistan, 24-48; Kuzey Kore, 1-2'dir. Uzmanlara göre en az 100 nükleer silah olmasına rağmen İsrail, kendilerinde böyle silahlar olmadığını iddia etmektedirler.
"21. yüzyılda uzaya egemen olan, dünyaya egemen olur." felsefesinden hareket eden dünya ülkeleri dünya jandarmalığına soyunan süper güçlerin silah teknolojilerini sattığı HAARP projesini uygulamaya konulduğu ve yeni silah sistemlerinin çevresel etkiler olabilecek teknolojilerin var olduğundan bahsedilmektedir. Hatta iklim silahı olarak kullanılabileceği depremler gibi nükleer patlamalara denk etkiler olabileceği söylenilmektedir. Buna rağmen Birleşmiş Milletler, ekolojik silahların kullanımını yasaklayan sözleşme olmasına rağmen, Rusya'nın biyolojik silahları üretip sattığını daha önce ortaya çıkarmıştır. Çernobil, çevre felaketi ve rehine krizinde kendi vatandaşına zehirli gaz kullanmıştır. ABD Savunma Bakanlığı, "Strateji" konulu konferansta, elektromanyetik dalgaların kullanımıyla iklimleri değiştirebilen, depremler, volkanlar meydana getirebilen ekolojik silahlarla ilgilendiğinden söz edilmektedir.

Schematic Diagram of HAARP Concept
"HAARP Projesi"nin, 1 milyar kilowattan daha fazla enerjiyi Atmosferin üst katmanlarına yaymak için dizayn edilmiş güçlü bir verici inşa ettiği söylenilmektedir. "HAARP projesi", İyonosfer'i ısıtarak uyduların mikro dalga vericilerini bozacak ve Dünya'nın büyük bir bölümünün üzerinde haberleşme iletişiminin bozulmasına yol açacaktır. Sûnî olarak ısıtılmış olan geniş miktardaki Güneş ışığını rahatlıkla Dünya'nın seçilmiş bölümlerine odaklanması mümkün olabileceği varsayılıyor ABD, hedeflerine ulaşmak için çeşitli yeni silahların geliştirildiği ileri teknoloji ile donanınmış son derece güçlü elektromanyetik sinyaller yayan mikro dalga ile elektronik tesisatları haberleşme sistemlerini etkisiz hale getirecek yeni askeri teknolojiye dayanan gizli tutulan silahların geliştirildiğinden bahsedilmektedir. Yıldırım silahı iki farklı türden askeri birliklerin hareketi sırasında iklim değişikliğine yol açıcı özelliklere sahip yağmur bombası, yıldırım ses etkisi meydana getiren psikolojik etkileri olan elektro manyetik ses dalgaları yaymak için zihin kontrolüne yönelik psikolojik savaş hakim tepelere, mağaralara saklanan askerî birliklerin buralardan çıkmalarını sağladığı bu silahların kalıcı etkiye sahip olduğun söylenilmektedir. Ayrıca yeni strateji yer üstü ve yer altı hedefleri vuracak güçlü nükleer toprak delici bombalar hedefleri oksijensiz bırakan geniş bir yüzeydeki oksijeni emerek insanların boğulmasına neden olan silahların geliştiğinden bahsedilmektedir. 21. Yüzyılda nükleer ölüm bir sırt çantasında dünyanın her yerinde dolaşmaya çıkmış bu mikro düzeye indirgenen makro tehdide karşı tüm insanın işbirliği içinde olması gerekir.

HAARP Pulse Analysis
"HAARP Projesi"nin hem çevresel etkileri, hem de bu teknolojinin kötü yönde kullanılması, büyük felaketlere yol açabilmektedir. Kitle imha silahları ve nükleer silahların tahrip boyutunu düşünmek bile ürperti vericidir. Çünkü atom bombası bulunması da fizikçilerin masum bir fikrinden doğmuştur; ama neticesi ortadadır.
Sosyal hayatın temeli adalettir. Adalet ise; eşitlik ve denge esasına dayanır. Suçlar, bireyseldir. Dinimize göre her insan, doğuştan masumdur. Yüce kitabımızda haksız yere bir insanı öldürmek bütün insanlığı öldürmüş kadar günah sayılmıştır. Bu ideal savaş ahlakına göre; ''Gemide bulunan on kişiden dokuzu cani ise; bir masum insan için gemi batırılmaz''. Diktatörlere, zalimlere savaş olmalı ama masum, savunmasız, çaresiz insanlara savaş asla olmamalıdır. Allah (cc) bu kainatı sevdiğinden dolayı yaratmıştır. Mevlana ve Yunus Emre gibi sevgi ve hoşgörü fedaileri olmalıyız. Çünkü sevgi kainatın incisi, dünyanın gayesi ve varlık sebebidir. Dünya'nın kana bulanan bir çok bölgesi, "Birleşmiş Milletler" ve güçlü dünya devletlerinden yardım bekliyor. İnsanlık, daha fazla hukuk, barış, düzen ve insanlık istiyor. Yürekleri tatmin etmekten uzak, milyonları demokrasilerden soğutacak ve diktatörleri adeta kahraman yapacaktır.
Mustafa Kemal Atatürk'ün dediği gibi; ''Yurtta sulh, Cihan'da sulh'' ilkesine hep beraber sahip çıkmalıyız. Cihan'da sulh'un ne kadar gerekli ve önemli olduğunu 21.yüzyılın teknolojisinin tüm gezegeni yani kainatın incisi dünyamızın tek bir düğmeyle yok edecek silahların üretildiği artık biliniyor.
Einstein; "3.Dünya Savaşı'nı bilmem; ama 4. Dünya Savaşı, okla, mızrakla yapılacak." demiştir. Kitle imha silahları ortada...[1]

Dünyada çıkan 500 büyük savaşta •'i Batı'nın kendi içinde yaptığı kanlı yarışmalarda milyonlarca insan ölmüştür. İkinci Dünya Savaşı'nda 42.000.000 insan, 30 sene süren mezhep savaşlarında Orta Avrupa nüfusunun üçte biri yok olmuştur. Irak'a karşı yapılmak istenen savaş, dikta rejimi ise; Irak gibi daha bir çok ülke, dikta rejimi ile yönetilmektedir. Irak rejimi, çevre ülkeler için tehdit ise; uzmanlara göre Orta Doğu'nun göbeğinde İsrail, ABD'den sonra dünyanın üçüncü büyük gücüne sahip, dehşet verici boyutta nükleer, biyolojik ve kimyasal silah stokuna sahiptir. Irak'ta 12 yıldır süren ambargo nedeniyle 500.000 çocuk, ilaç sıkıntısı sonucu hayatını yitirmiştir. Hatta bazı kaynaklar göre bu rakam, 1.500.000'dir.
Saddam rejimi değiştirilmeli; ancak çaresiz , masum, savunmasız çocuk ve kadınlar büyük bir insanlık dramı yaşamamalıdır. Bu savaş; adil, haklı ve meşrû gerçeklere dayanmalıdır.
1970 yılında imzalanan "Nükleer Silahların Yayılmasını Önleme Antlaşması (NPT)", 2002 yılı sonu itibariyle 188 ülke tarafından onaylanmıştır. NPT'yi imzalayan devletlerden tahmin edilen nükleer silah sayıları; ABD, 10.656; Rusya, 10.000; Çin, 400; Fransa, 350; İngiltere ise 185'dir. NPT'yi imzalamayan Hindistan, 60; Pakistan, 24-48; Kuzey Kore, 1-2'dir. Uzmanlara göre en az 100 nükleer silah olmasına rağmen İsrail, kendilerinde böyle silahlar olmadığını iddia etmektedirler.
"21. yüzyılda uzaya egemen olan, dünyaya egemen olur." felsefesinden hareket eden dünya ülkeleri dünya jandarmalığına soyunan süper güçlerin silah teknolojilerini sattığı HAARP projesini uygulamaya konulduğu ve yeni silah sistemlerinin çevresel etkiler olabilecek teknolojilerin var olduğundan bahsedilmektedir. Hatta iklim silahı olarak kullanılabileceği depremler gibi nükleer patlamalara denk etkiler olabileceği söylenilmektedir. Buna rağmen Birleşmiş Milletler, ekolojik silahların kullanımını yasaklayan sözleşme olmasına rağmen, Rusya'nın biyolojik silahları üretip sattığını daha önce ortaya çıkarmıştır. Çernobil, çevre felaketi ve rehine krizinde kendi vatandaşına zehirli gaz kullanmıştır. ABD Savunma Bakanlığı, "Strateji" konulu konferansta, elektromanyetik dalgaların kullanımıyla iklimleri değiştirebilen, depremler, volkanlar meydana getirebilen ekolojik silahlarla ilgilendiğinden söz edilmektedir.
Schematic Diagram of HAARP Concept
"HAARP Projesi"nin, 1 milyar kilowattan daha fazla enerjiyi Atmosferin üst katmanlarına yaymak için dizayn edilmiş güçlü bir verici inşa ettiği söylenilmektedir. "HAARP projesi", İyonosfer'i ısıtarak uyduların mikro dalga vericilerini bozacak ve Dünya'nın büyük bir bölümünün üzerinde haberleşme iletişiminin bozulmasına yol açacaktır. Sûnî olarak ısıtılmış olan geniş miktardaki Güneş ışığını rahatlıkla Dünya'nın seçilmiş bölümlerine odaklanması mümkün olabileceği varsayılıyor ABD, hedeflerine ulaşmak için çeşitli yeni silahların geliştirildiği ileri teknoloji ile donanınmış son derece güçlü elektromanyetik sinyaller yayan mikro dalga ile elektronik tesisatları haberleşme sistemlerini etkisiz hale getirecek yeni askeri teknolojiye dayanan gizli tutulan silahların geliştirildiğinden bahsedilmektedir. Yıldırım silahı iki farklı türden askeri birliklerin hareketi sırasında iklim değişikliğine yol açıcı özelliklere sahip yağmur bombası, yıldırım ses etkisi meydana getiren psikolojik etkileri olan elektro manyetik ses dalgaları yaymak için zihin kontrolüne yönelik psikolojik savaş hakim tepelere, mağaralara saklanan askerî birliklerin buralardan çıkmalarını sağladığı bu silahların kalıcı etkiye sahip olduğun söylenilmektedir. Ayrıca yeni strateji yer üstü ve yer altı hedefleri vuracak güçlü nükleer toprak delici bombalar hedefleri oksijensiz bırakan geniş bir yüzeydeki oksijeni emerek insanların boğulmasına neden olan silahların geliştiğinden bahsedilmektedir. 21. Yüzyılda nükleer ölüm bir sırt çantasında dünyanın her yerinde dolaşmaya çıkmış bu mikro düzeye indirgenen makro tehdide karşı tüm insanın işbirliği içinde olması gerekir.
HAARP Pulse Analysis
"HAARP Projesi"nin hem çevresel etkileri, hem de bu teknolojinin kötü yönde kullanılması, büyük felaketlere yol açabilmektedir. Kitle imha silahları ve nükleer silahların tahrip boyutunu düşünmek bile ürperti vericidir. Çünkü atom bombası bulunması da fizikçilerin masum bir fikrinden doğmuştur; ama neticesi ortadadır.
Sosyal hayatın temeli adalettir. Adalet ise; eşitlik ve denge esasına dayanır. Suçlar, bireyseldir. Dinimize göre her insan, doğuştan masumdur. Yüce kitabımızda haksız yere bir insanı öldürmek bütün insanlığı öldürmüş kadar günah sayılmıştır. Bu ideal savaş ahlakına göre; ''Gemide bulunan on kişiden dokuzu cani ise; bir masum insan için gemi batırılmaz''. Diktatörlere, zalimlere savaş olmalı ama masum, savunmasız, çaresiz insanlara savaş asla olmamalıdır. Allah (cc) bu kainatı sevdiğinden dolayı yaratmıştır. Mevlana ve Yunus Emre gibi sevgi ve hoşgörü fedaileri olmalıyız. Çünkü sevgi kainatın incisi, dünyanın gayesi ve varlık sebebidir. Dünya'nın kana bulanan bir çok bölgesi, "Birleşmiş Milletler" ve güçlü dünya devletlerinden yardım bekliyor. İnsanlık, daha fazla hukuk, barış, düzen ve insanlık istiyor. Yürekleri tatmin etmekten uzak, milyonları demokrasilerden soğutacak ve diktatörleri adeta kahraman yapacaktır.
Mustafa Kemal Atatürk'ün dediği gibi; ''Yurtta sulh, Cihan'da sulh'' ilkesine hep beraber sahip çıkmalıyız. Cihan'da sulh'un ne kadar gerekli ve önemli olduğunu 21.yüzyılın teknolojisinin tüm gezegeni yani kainatın incisi dünyamızın tek bir düğmeyle yok edecek silahların üretildiği artık biliniyor.
Einstein; "3.Dünya Savaşı'nı bilmem; ama 4. Dünya Savaşı, okla, mızrakla yapılacak." demiştir. Kitle imha silahları ortada...[1]
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder